Türk Loydu, Demiryolu Sektörüne Eğitim ve Uygunluk Değerlendirme Hizmetleri Veriyor
Türk Loydu Endüstri ve Belgelendirme Sektörü Direktörü Ayfer Adıgüzel, Eurasia Rail İzmir 2019 fuarı sonrası sorularımızı yanıtlayarak demiryolu sektörüne sundukları hizmetler hakkında bilgiler verdi ve fuarın genel değerlendirmesini yaptı.
RailwayTurkey: Kısaca kendiniz ve firmadaki göreviniz hakkında bilgi verir misiniz?
Ayfer Adıgüzel: ODTÜ Metalurji Mühendisliği Bölümünden 1987 yılında mezun oldum. Yaklaşık 10 yıl süre ile KOSGEB’de KOBİ’lerin yerli üretimine destek sağlamak üzere; laboratuvar destekli teknik ve yönetim danışmanlığı projelerinde görev aldım. Bu süre zarfında Alman Hükümetinden almış olduğum bursla tahribatsız muayene alanında eğitim ve seviye 3 sertifikasyonu için 1.5 yıl Almanya’da bulundum. Üretim ve montaj sanayinde ülkemizde kalite çıtasının artırılmasında çok önemli rol alan tahribatsız muayene uzmanları o dönemde ODTÜ ve Metalurji Mühendisleri Odası ile Alman Tahribatsız Muayene Cemiyeti -DGZfP- arasında yapılan işbirliği kapsamında yetişmiştir. KOSGEB sonrasında Tuzla’da özel bir tersanede inşa edilen SAIPEM firmasına ait Scarabeo7 Offshore Platformunun dönüşüm projesinde imalat ve montaj süreçlerinin kalite kontrolünde Saha Koordinatörü olarak görev yaptım. Böylelikle TÜRK LOYDU ile yollarım kesişti. Projenin bitimiyle inspektör olarak 1999 yılında göreve başladığım TÜRK LOYDU’nda sırası ile; Yönetim Sistemleri Denetçisi, Belgelendirme Bölümü Başkanı, Kara Endüstrisi Bölümü Başkanı ve 2015 yılından itibaren endüstri ve belgelendirme hizmetlerinin tek çatı altında toplandığı Endüstri ve Belgelendirme Sektörü’nde Direktör olarak görev yapıyorum.
RailwayTurkey: Firmanızın kurumsal kimliği hakkında bilgi verir misiniz?
Ayfer Adıgüzel: Firmamız, TÜRK LOYDU Uygunluk Değerlendirme Hizmetleri A.Ş.; TÜRK LOYDU Vakfı tarafından kurulmuştur. TÜRK LOYDU Vakfı ise; 1962 yılında TMMOB Gemi Mühendisleri Odası tarafından Türkiye Sigorta Birliği’nin katkılarıyla kurulmuş, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Deniz Ticaret Odası, İstanbul Sanayi Odası, TMMOB, Armatörler Birliği, Gemi İnşa Sanayiciler Birliği, Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Birliği başta olmak üzere 33 sektör kuruluşunun temsil edildiği bir çatı kuruluştur. Vakıf; şirketlerinden elde etmiş olduğu gelir ile ülkemiz mühendislik gücünün ve sanayinin gelişimini sağlamak üzere; ARGE faaliyetleri, öğrenci bursları, eğitim hizmetleri başta olmak üzere vakıf kuruluş senedinde yer alan ulvi amaçlı hizmetleri gerçekleştirmektedir.
Firmamızın; vakıf çatısı altında oluşturulan tüzel kimliği ile tarafsız ve bağımsızlığı garanti edilmekte, sahip olduğu akreditasyonlar ve kamu otoritelerinden almış olduğu yetkilerle, deniz ve endüstri alanlarında oldukça geniş bir yelpazede uygunluk değerlendirme hizmetleri gerçekleştirmektedir.
Deniz sektöründe; sivil ve askeri yüzer araçların klaslanması (sınıflandırılması), endüstri sektöründe ise; petrol ve gaz, nükleer dahil olmak üzere konvansiyonel ve yenilenebilir enerji, demiryolu, imalat sanayi, alt yapı, inşaat ve endüstriyel yapılar, kimya ve maden sektörü, ulaşım ve lojistik, limanlar, tersaneler ve kıyı yapıları, savunma sanayine yönelik; ürün, sistem, personel belgelendirme, test ve muayene hizmetleri gerçekleştirmektedir. Düzenlenen belgeler; sahip olunan akreditasyonlar ile, uluslararası platformda tanınmakta, koşulsuz kabul görmektedir. Bilgi ve uzmanlığın en değerli sermaye olduğu firmamızda; hizmet sunan tüm teknik kadrolarımızın eğitim ve vasıflandırma süreçleri hassasiyetle yönetilen en kritik prosesler arasında yer almaktadır. İstanbul’da yerleşik merkez ofisimizde 200’e yakın kadrolu çalışanımız, 300’den fazla freelance hizmet aldığımız uzmanlarımız bulunmaktadır. Ayrıca; yerelden hizmet sunmak üzere Ankara, İzmir, Adana başta olmak üzere ülkemizin çeşitli bölgelerinde ofislerimiz, ayrıca Romanya, Azerbaycan ve KKTC’de şirketlerimiz bulunmaktadır. Amacımız yerelde tüm bölgelerde müşterilerimize erişilebilir mesafede geniş yelpazede hizmet sunarak marka değerimizi pekiştirmek, uluslararası platformda ise; özellikle yakın coğrafyamızda bölgesel güç olmaktır. Kurumsal stratejilerimiz bu doğrultuda belirlenerek hayata geçirilmektedir.
RailwayTurkey: Demiryolu sektörüne yönelik ürettiğiniz ürün veya hizmetler hakkında bilgi verir misiniz?
Ayfer Adıgüzel: Ülkemizde demiryolu sektörü, 6 yıl önce çıkan kanunla serbestleşme sürecine resmen girilmesiyle beraber, tek bir oyuncunun altyapı işletme, tren işletme, yeni sistemler için devreye alma onayı, altyapı yatırımı, tren trafiğinin yönetimi, altyapı bakımı vb. gibi bir dizi fonksiyonu bünyesinde barındıran bütünleşik bir yapıdan bazı fonksiyonların bir tren işletmecisi kuruluşa, bazı fonksiyonlarını ise kurulan ulusal emniyet otoritesine devredildiği bir yapıya evrilmiştir. Gerçekleştirilen yapısal reformlarla beraber sektörde daha fazla oyuncunun yer alması tüm serbest/liberal sektörlerde olduğu gibi demiryolu sektörünü de adalet, rekabet ve emniyetin temini için bir dizi bağımsız hizmete ihtiyaç duyulan bir alan haline getirmiştir. Bu çerçevede, Avrupa Birliği’nde uygulanan mevzuatın ülkemize uyarlanmaya çalışıldığı bir sürece şahitlik ederken, biz de TÜRK LOYDU olarak bu alanda Avrupa’daki uygulamalardan mülhem, halihazırda ihtiyaç duyulan ve önümüzdeki süreçte ihtiyaç duyulacak bir dizi hizmeti bünyemize katmak için bir çalışma içerisine girdik. Bu bağlamda Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Demiryolu Düzenleme Genel Müdürlüğü ile yapılan protokol çerçevesinde demiryolu araçları için OTIF tek tip teknik kurallarına göre belgelendirme yapmak üzere ‘Değerlendirme Kuruluşu’, ulusal yeterliliklere göre belgelendirme yapmak üzere ‘Atanmış Kuruluş’ olarak yetkilendirildik. Bunun yanı sıra; henüz ülkemizde ulusal kuruluşların yetkilendirilmesi mümkün olmayan alanlarda ihtiyaç duyulan hizmetleri TÜRK LOYDU eliyle verebilmek için karşılıklı işletilebilirlik yönetmeliğine göre Onaylanmış Kuruluş olan İtalya’da yerleşik, ISARail firması ile işbirliği anlaşması imzaladık. Böylece gerek tüm demiryolu alt sistemlerinin ilgili karşılıklı işletilebilirlik şartnamelerine (TSI) uygunluk değerlendirmesi, gerekse bu sistemler için bağımsız emniyet değerlendirmeleri ile bakımdan sorumlu kuruluş belgelendirmeleri, ürün ve sistemler için SIL sertifikasyonu gibi bir dizi alanda hizmet verebilir durumdayız. Daha da önemlisi demiryolu sektöründe ister ürün ve/veya sistem tedarikçisi olsun, ister altyapı veya tren işletmeci olsun bir dizi kuruluşun işbirliği yapabileceği, fikrine başvurabileceği, güven veren bir iş ortağı olarak rol alıyoruz.
Milli bir kuruluş olarak amacımız; ülkemizde demiryolu sektöründe yerlilik oranının artırılması için sektör paydaşlarının ihtiyacı olan eğitim ve uygunluk değerlendirme (test, muayene ve belgelendirme) konularında gereken desteği vermek, ayrıca; ihtiyaç duyulan bilgi birikimini dünyanın neresinde olursa ülkemize kazandırmak üzere gereken yatırımları yapmaktır.
RailwayTurkey: Eurasia Rail İzmir 2019 fuarı firmanız açısından nasıl geçti? Sergilediğiniz ürün ve hizmetler hakkında bilgi verir misiniz?
Ayfer Adıgüzel: Eurasia Rail 2019’a ilginin önceki yıllara nazaran daha düşük olacağı beklentisine ve fuarın ilk defa İzmir’de gerçekleşiyor olmasına rağmen oldukça yoğun bir ilginin olduğunu gözlemledik. Ülkemiz demiryolu sektöründe varlık gösteren veya sektöre ilgisi olan bir dizi yerli ve yabancı firmanın katılımı ve özellikle sektörün kamu ayağındaki temsilcilerinin yoğun ilgisi bizleri oldukça memnun etti. TÜRK LOYDU olarak; ticari ve teknik uzmanlarımızla gerçekleştirdiğimiz ziyaretlerde firmalarımızın olumsuz bazı ekonomik göstergelere rağmen, demiryolu sektörünün ülkemizdeki geleceğine dair oldukça pozitif olduklarını, sektörün kısa vadeli ekonomik gelişmelerden bağımsız olarak ülkemizde büyüme trendinde olacağını düşündüklerini, yatırımlarını ve faaliyetlerini bu çerçevede ele aldıklarını gördük. Demiryolu sistem tedarikçisi yabancı firmaların ülkemize ilgilerinin hala üst düzeyde olduğunu; yerli taahhüt firmalarının sadece altyapı inşasında değil, sinyalizasyon başta olmak üzere diğer demiryolu sistemlerinin geliştirilmesi konusunda önemli yol kat ettiklerine şahit olduk. Bir dizi yerli ve yabancı firma ile yaptığımız temaslarda yetkilerimizden ve hizmetlerimizden bahsettik, firmaların projelerine dair bilgi aldık, olası işbirliği alanlarına dair istişarelerde bulunduk. Bu bağlamda Eurasia Rail 2019’un bizim için oldukça etkin ve verimli geçtiğini söyleyebiliriz.
RailwayTurkey: Bundan sonraki dönemde demiryolu sektöründeki hedefleriniz nelerdir? Yatırımlarınız olacak mı?
Ayfer Adıgüzel: Bugün itibarı ile 12.5 bin km olan ülkemiz ulusal demiryolu ağının 50 milyar dolarlık bir yatırımla önümüzdeki 5 yılda 10 bin km’si yüksek hızlı, 4 bin km’si konvansiyonel olmak üzere; 25 bin km’ye çıkarılması hedeflenmektedir. Bu rakamlarla demiryolu taşımacılığının toplam taşımacılık içindeki payının yolcu taşımacılığında %10’a, yük taşımacılığında ise %15 oranına ulaşması hedeflenmektedir. Demiryolu sektörüne yapılacak olan bu yatırımlar çerçevesinde aynı zamanda yerli üretimin teşviki amacıyla kamu ihalelerine getirilen en az %51 yerlilik şartı, milli uygunluk değerlendirme kuruluşu olan TÜRK LOYDU’na da son derece önemli sorumluluklar yüklemektedir. Kuruluş amacı ve misyonu gereği bu sorumluluğun bilincinde olarak, yüksek katma değerli, yüksek teknoloji üreten üst seviye mühendislik ve knowhow gerektiren, ülkemize değer katan pek çok “ilk”e imza atmış olan TÜRK LOYDU; demiryolu sektöründeki yasal düzenlemeler ve yeni yatırımlardaki ivmelenmeye bağlı olarak geniş yelpazede eğitim ve uygunluk değerlendirme hizmetleri gerçekleştirmek üzere bu alanda yatırımlarını yapmış, konusunda uzman kaynaklar istihdam etmiş, özellikle AB mevzuatı uyum sürecinde henüz ülkemizde Onaylanmış Kuruluş ataması yapılmayan Karşılıklı İşletilebilirlik Yönetmeliğinde (TSI) uygunluk değerlendirmesi gerçekleştirmek üzere, AB’den yetkili kurumsal firmalarla işbirlikleri kurarak faaliyetlerini gerçekleştirmektedir. Önümüzdeki dönemde demiryolu sektöründe test/ekipman altyapısına ilişkin ihtiyaçların karşılanmasına yönelik olarak tespit edilen konularda yatırıma yönelmeyi hedefliyoruz. Elbette ki sürecin belirleyicisi ulusal ve yerel otoritelerin demiryolu sektörüne yapacakları yatırımlar olacak. Ülkemizin ihtiyaçları doğrultusunda gönüllü ve mevzuatla düzenlenmiş olan alanda bakanlığımız ve AB’den yetki gerektiren konularda hizmet yelpazemizi artırarak devam edeceğiz. Ayrıca hafif raylı sistemlerin kurulum ve işletmesini gerçekleştiren yerel yönetimlerimize alt yapı inşa, ürün tedariki, bakım ve onarım ve demiryolunun güvenli işletimi aşamalarında üçüncü taraf olarak gerekli denetimleri ve muayene hizmetlerini gerçekleştirmek üzere her tür teknik yetkinliğe sahibiz. Bu konuda hizmet vermekte olduğumuz belediyelerimizin referansları ile ilgili tüm yerel yönetimlere bu kapsamda hizmetler vermeyi planlıyoruz.
Demiryolu sektöründe orta vade hedefimiz; halihazırda AB menşeili kuruluşların kendi ülkelerinden almış oldukları Onaylanmış Kuruluş yetkileri ile ülkemizde yabancı orijinli uzmanlarla gerçekleştirilen ancak; zaman, maliyet, farklı dil ve kültür nedeniyle yaşanan sorunların giderilmesi amacıyla, işbirliklerimiz aracılığıyla sağladığımız eğitimler ve saha deneyimleri ile yerlileştirmekte olduğumuz bilgi birikimimiz ve mühendislik gücümüzle, altyapı ve tüm ürün yelpazesinde ülkemizdeki uygunluk değerlendirmesi alanında referans Milli Uygunluk Değerlendirmesi Kuruluşu olmak.
RailwayTurkey: Eklemek istedikleriniz varsa ekleyebilirsiniz
Ayfer Adıgüzel: Uygunluk değerlendirmesinin özünü “Ürün Güvenliği” oluşturmaktadır. Uygunluk değerlendirme kuruluşlarının varlık nedeni budur. Hayatın her alanında olduğu gibi demiryolu sektöründe de güvenli ürün ve işletim toplum ve çevre sağlığı açısından hayati önem taşımaktadır. Kazaların önlenmesi, demiryolu hat ve araçlarının yaşam döngülerinin optimizasyonu ancak süreçlerin ilgili teknik düzenlemelere ve müşteri şartnamelerine uygun olarak yetkin ve tarafsız kuruluşlarca denetlenerek uygunluğunun onaylanması ile mümkündür. Ancak bu süreçlerden geçerek inşa edilen alt sistem ve ürünlerin güvenliği temin edilmekte olup, poliçeye esas teminat giderlerinde önemli oranda ilave tasarruf sağlanmaktadır.
Ülkemizde mevcut konvansiyonel hatların iyileştirme projelerinin yanı sıra; son yıllarda artarak devam eden YHT projeleri de dikkate alındığında bu alanda uygunluk değerlendirmesi hizmetlerine duyulan ihtiyacın ivmelenerek artacağı öngörülmektedir. Bu süreçte sektörün tüm aktörlerinin güvenli ürün zincirinin birer halkası olduğu gerçeğinden hareketle, yasal gerekliliklerin farkında olarak yol haritası belirlemesi gerekmektedir.
TÜRK LOYDU olarak, ülkemiz için kritik önemde olan demiryolu sektöründeki her kademe üreticiden, işletmeciye kadar paydaşların ihtiyaç duydukları konularda geniş yelpazede gerçekleştirdiğimiz eğitim ve uygunluk değerlendirmesi hizmetlerimizi artırarak sunmaya devam edeceğiz.