Anadolu Raylı Ulaşım Sistemleri Kümelenmesi (ARUS), Yerli Üretim Ä°ÅŸ BirliÄŸi Günleri’nin ikincisini 23 Eylül 2017 tarihinde Ankara’da gerçekleÅŸtirdi. Etkinlikte ana üreticiler; Durmazlar, Bozankaya, Hyundai Eurotem, Siemens, ARUS üyeleri ile aynı masada buluÅŸtu.

ARUS Koordinatörü Dr.Ä°lhami PektaÅŸ “2. Yerli Üretim Ä°ÅŸ BirliÄŸi Günleri” çalıştayında; raylı sistem parça üreticileri, mühendislik ve tasarım, boji, klima, cer motoru ve kontrol sistemleri, gövde, aydınlatma sistemleri, yolcu bilgilendirme sistemleri, yazılım, kalite, test, belgelendirme ve diÄŸer sahalarda faaliyet gösteren ARUS üyeleri, firma tanıtımları ve ikili iÅŸ görüÅŸmeleriyle bir araya geleceklerini belirtti.

TCDD ve ARUS Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Ä°sa Apaydın, konuÅŸmasına 23 Eylül 2017’nin, TCDD’nin 161. kuruluÅŸ yıl dönümü olduÄŸunu belirterek baÅŸladı. “2003 yılından itibaren CumhurbaÅŸkanımız ve BaÅŸbakanımızın liderliÄŸinde ve hükümetlerimizin desteÄŸiyle yeni bir demiryolu seferberliÄŸi baÅŸlatılmış, demiryollarımız yeniden devlet politikası olarak kabul edilmiÅŸtir. Bu seferberlik kapsamında demiryollarına bugüne kadar 60 milyar liranın üzerinde yatırım yapılmıştır.” sözleriyle devam eden Ä°sa Apaydın, söz konusu yatırımlarla; geliÅŸmiÅŸ ülkelerde olduÄŸu gibi ülkemizi yüksek hızlı tren teknolojisi ve konforuyla tanıştırdıklarına iÅŸaret etti.

Demiryolu endüstrisinin ülkemizde geliÅŸmesi ile yerli ve milli üretim kapsamında önemli çalışmalar yaptıklarını ve bunların devam ettiÄŸini anlatan Ä°sa Apaydın ÅŸöyle devam etti: “TCDD’nin destekleriyle hızlı tren makasları, traversleri ve raylarını yerli olarak ülkemizde üretiyoruz. Dizel tren setini, yük vagonunu, dizel motoru ve E-1000 milli elektrikli lokomotifini, makas taşıma vagonu ve demiryolu sinyalizasyon sistemini yerli ve milli olarak üretmeyi baÅŸardık. Fakat bu yeterli deÄŸildir. 2023 yılı 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaÅŸmak, yurt dışına giden dövizi ülkemizde tutarak kalkınmaya destek vermek için demiryolu hatlarının yapımı ve demiryolu araçlarını yerli olarak üretmek için sadece TCDD’ye deÄŸil, sanayicilerimize de büyük görev düÅŸtüÄŸünü dikkatlerinizi çekmek istiyorum.”

ASO Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Nurettin Özdebir, TCDD 2003 Yılından Sonra Åžaha Kalktı

ASO Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Nurettin Özdebir, TCDD’nin 2003 yılından sonra ÅŸaha kalktığını ifade ederek, “Bu dev, ayaÄŸa kalktı. Gerek fabrikalarıyla, yerli dizel projesiyle, gerek elektrikli tren projesiyle ve bunun arkasından da inÅŸallah hep birlikte hızlı tren de üretmemiz lazım. Bunu yapabilecek kabiliyette firmalarımız da var. Bu özgüveni siz bize verirseniz biz bunların hepsini fevkalade yaparız.” dedi.

Türk Hava Yollarına yeni uçaklar alındığını, 1 milyar dolarlık offset konulduÄŸunu, bunun için Bakanlığa teÅŸekkür eden Nurettin Özdebir, ÅŸunları paylaÅŸtı: “Dünyada bunun yüzde 100’e çıkartan ülkeler var. Biz de keÅŸke onu baÅŸarabilseydik. Ankara sanayisi olarak 1 milyarlık offsetin üzerine en az 10 milyar daha ilave edeceÄŸimize eminim. Raylı taşıtta da aynı ÅŸekilde. Türkiye’nin tedarik tarihçesinde TCDD aslında müthiÅŸ bir sessiz devrim gerçekleÅŸtirdi. Ä°lk defa teknolojik ürün alımında yüzde 51 ÅŸartını koydu. Bu Türkiye’de ilktir. BaÅŸbakanımıza, müsteÅŸarımıza, emeÄŸi geçenlere katkılarından dolayı teÅŸekkür ediyorum. Bu, Türkiye tarihinde bir milat oldu. Ondan sonra bu tip alımların hepsinde yüzde 51 ÅŸartı kondu.”

Politikaları oluÅŸtururken aynı zamanda ülke içindeki rekabetinde oluÅŸturulması gerektiÄŸine dikkat çeken Nurettin Özdebir, ana tedarikçi veya yüklenici olarak birbirleriyle yarışan en az ikiÅŸer tane firmanın olması gerektiÄŸini söyledi. Özdebir, “Rekabet olan yerde her zaman Ar-Ge, inovasyon, verimlilik ve yarış vardır. En az 2 firma çıkarmalıyız. Özellikle Sanayi Ä°ÅŸbirliÄŸi Programı kapsamında bu yarışmada birden fazla firmamın olmasında, rekabetin olmasında büyük fayda var.” diyerek konuÅŸmasını tamamladı. 

UlaÅŸtırma Denizcilik ve HaberleÅŸme Bakanlığı MüsteÅŸar Yardımcısı Orhan Birdal: Milli Markalarımızı OluÅŸturmalıyız

UlaÅŸtırma Denizcilik ve HaberleÅŸme Bakanlığı MüsteÅŸar Yardımcısı Orhan Birdal, 2003’ten itibaren milli ve yerli temalı seferberlikle demiryollarının ÅŸaha kalktığını, 80-90 yılda yapılan demiryolu yatırımından çok daha fazlasının bu dönemde yapıldığını ve yapılmaya da hız kesmeden devam edildiÄŸini bildirdi.

Bakanlık olarak kendilerine ayrılan bütçe imkanları çerçevesinde yapabileceklerinin en fazlasını yapmanın gayreti içinde olduklarını kaydeden Orhan Birdal ÅŸöyle devam etti. “2003 yılından bugüne kadar Bakanlık olarak toplamda 347 milyar liralık yatırım yaptık. Bundan demiryolu sektörü 60 milyarın lirayı aÅŸan bir pay aldı. Projeler tamamlandığında 2023 yılına kadar 3.500 km yüksek hızlı, 8.500 km de hızlı tren hattımız olduÄŸu gibi konvansiyonel hatlarımızın tamamı elektrikli ve sinyalli olacak.”

Ekonomik bağımsızlık için projelerin yanı sıra demiryolu sektöründe yerli ve milli üretime yönelmenin ve kendi milli imkanlarımızı oluÅŸturmanın gerekliliÄŸinin altını çizen Orhan Birdal, “Bu konuyla ilgili bugüne kadar oldukça önemli mesafeler alındığını görmekteyiz. Düne kadar en basit malzemeler bile ithal edilirken, bugün çeken ve çekilen araçları dahi TCDD’nin baÄŸlı ortaklıklarında üretebilir hale geldik. YerlileÅŸme ve millileÅŸme sürecini kendi yüksek hızlı trenimizi üretip en kısa sürede raylara indirerek taçlandırmayı ümit ediyorum.” dedi.

Orhan Birdal konuÅŸmasını ÅŸunları vurgulayarak sonlandırdı: “DiÄŸer sektörlerde olduÄŸu gibi demiryolu sektöründen de yerli ve milli üretimin sadece kamu tarafından yapılmasını beklemek doÄŸru bir yaklaşım deÄŸildir. Siyasi istikrar ve buna baÄŸlı olarak ekonomik istikrarın sonucu olarak büyüyen ve geliÅŸen özel sektörümüzün yerli ve milli üretime geçmeleri milli bir görevdir. ARUS üyelerinin bugüne kadar yüzde 48’den yüzde 60’a varan yerlilik oranlarıyla toplam 224 ulaşım aracını milli marka olarak üretmeleri her türlü takdirin üzerindedir.” Açılış konuÅŸmalarının ardından ana üreticiler; Durmazlar, Bozankaya, Hyundai Eurotem, Siemens ÅŸirketleriyle ilgili birer sunum yaptılar.