​​​​​​​Türkiye, Tedarikçi Olarak Avrupa’da Önemli Bir Avantaja Sahip
Eskişehir Raylı Sistemler Kümesi Başkanı Ramazan Yanar: ​​​​​​​Türkiye, Tedarikçi Olarak Avrupa’da Önemli Bir Avantaja Sahip
EskiÅŸehir Raylı Sistemler Kümesi BaÅŸkanı Ramazan Yanar:
Türkiye, Tedarikçi Olarak Avrupa’da Önemli Bir Avantaja Sahip
Raylı sistemlerde çok yüksek üretim kapasitelerine raÄŸmen Çin ve Rusya’nın Avrupa ve Amerika pazarında artık ilgi görmediÄŸini ve çeÅŸitli sebeplerle ülkelerin baÅŸka arayışlara girdiÄŸini belirten EskiÅŸehir Raylı Sistemler Kümesi BaÅŸkanı ve Esray A.Åž. Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Ramazan Yanar, Türkiye’nin çok ciddi bir alternatif olduÄŸunu söyledi. Pazarın ülkemize yöneldiÄŸini açıklayan Yanar, devlet desteÄŸiyle bu fırsatın deÄŸerlendirilmesi halinde otomotivdeki ihracat volümünün demiryollarında da yakalanabileceÄŸini kaydetti.
Raylı sistemlerde dünyada yıllık 200 milyar dolar civarında yatırım olduÄŸunu açıklayan Ramazan Yanar, Çin’deki o yüksek üretim kapasitesinin artık özellikle Avrupa pazarından pay alamadığına iÅŸaret ederek, Çin’in, daha çok Afrika ve Asya bölgelerine hitap eder duruma düÅŸtüÄŸünü söyledi. Çin, Rusya ve Ukrayna’dan boÅŸalan Avrupa ve Amerika pazarına Türkiye’nin yerleÅŸmeye baÅŸladığını açıklayan Yanar, ÅŸöyle dedi:
“Son birkaç yıldır, Avrupa, Güney Amerika ve Afrika’nın kuzey kısmında daha çok Avrupa menÅŸeli projeler ve kompenentler tercih ediliyor. Bunun tek nedeni kalite. Avrupa’da bu konuda çok ciddi mesafeler kat edilmiÅŸ, 100-150 yıllık ÅŸirketler ile belli bir kalite ve deneyim kazanılmış durumda. Özellikle kompenent ve vagon tipleri konusunda çok ciddi bir deneyim var. Dünyanın önemli lojistik firmaları bu Avrupai tiplere sahip olmak istiyor. Avrupa firmaları ise bu tür metal ÅŸekillendirme demiryolu araçları üretimi konusunda çok iÅŸtahlı deÄŸil. Bu sebeple, Türkiye çok ciddi bir avantaj yakalamış durumda.”
Türkiye’nin demiryolu araçları üretimi konusunda çok ciddi talepler almaya baÅŸladığını da söyleyen Yanar, “bunun birkaç sebebi var. Öncelikle Türkiye, Avrupa standartlarını yakaladı. Avrupa’nın makine teçhizatı, ölçme kontrol cihazları ve TSI gibi ÅŸartlarına entegre oldu. Bunlara cevap verebilir durumda olduÄŸumuz için çok ciddi bir talep görüyoruz. Biz demiryolu üreticileri olarak Avrupa standartlarını yakaladık diyebiliriz. Bana göre otomotivde Türkiye’nin yakaladığı o yüksek volüm ve ihracat rakamları demiryolunda da çok kısa bir sürede yakalanabilir. Ana ve özgün ürün gibi kendi tasarımlarımızı da devreye alabilirsek ki çalışmalar var, Türkiye demiryollarında çok kısa zamanda dünyada söz sahibi olan ülkeler arasına girer” dedi.
Özellikle pandemi döneminde Türkiye demiryolu üretimleri konusunda bir avantaj yakaladığını ifade eden Yanar, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü: “Dünyada standardı, teknolojiyi ve projeyi finanse eden, belirleyen Avrupa’dır. Avrupa’nın üretimde istediÄŸi standardı da Türkiye yakalamış durumda. Çünkü Türkiye’deki tüm sanayicilerin ve giriÅŸimcilerin yönü hep Avrupa olmuÅŸtur. Türkiye’de üretim hatlarında hep onların kaynak makineleri, ölçme kontrol aletleri, onların üretim tezgahları kullanılır. Onların normları ve standartlarını kullandığımız için çok ciddi bir avantaj yakalamış durumdayız. Demiryolunda son on yılda TSI diye bir standart getirildi. Karşılıklı çeken ve çekilen araçların iÅŸletilebilir olması anlamına gelen TSI standartlarını Türkiye, Avrupa standartlarına saÄŸlayabilir duruma geldi. Bu çok önemli bir avantaj. Türkiye olarak Avrupa’ya lojistik ve coÄŸrafi olarak yakın olmamız nedeniyle sürekli yabancılarla iletiÅŸim halindeyiz. Birçok ÅŸirketimizin çalışma alanlarında sürekli yabancılar yaşıyor, üretimin ve kontrolün her aÅŸamasını birlikte yapıyoruz, bize de iÅŸi öÄŸretiyorlar, eksiÄŸimizi gösteriyorlar. Böylece sürdürülebilir bir iliÅŸki yaratmış olduk. Sürdürülebilir iliÅŸki ve sürdürülebilir kalitenin ne olduÄŸunu artık tüm sanayiciler olarak öÄŸrendik.”
Talep Fazla, Yeni Kapasitelere İhtiyacımız Var
Öte yandan, Kuzey Afrika, Pakistan ve Hindistan’dan da çok ciddi demiryolu araçları talebi olduÄŸunu açıklayan Ramazan Yanar, “Türkiye olarak bizim ÅŸu anda kurulu kapasitemizin en az 10 katı bir kapasiteye daha ihtiyacımız var. Bu ülkelerin ve tüm Avrupa’nın ihtiyacını Çin, Rusya ve Ukrayna karşılıyordu. Bu ülkelerin boÅŸalttığı alanı Türkiye’nin çok iyi deÄŸerlendirmesi ve sürdürülebilir hale getirmesi lazım. Kalite konusunda sorun yaratacak Türk firmalarının Türkiye imajına zarar vermesinin engellenmesi lazım. Demiryolu araçlarında Türkiye’nin rakibi Polonya baÅŸta olmak üzere doÄŸu bloku ülkeleri gibi görünüyor. Bu ülkelerin lojistik, bölgesel ve vergisel avantajları var. Biz mevcut avantajlarımızı doÄŸru kullanmazsak pazarı kaptırabiliriz. Onların dezavantajı ise iÅŸ gücünde. Bunda ciddi bir sorun yaşıyorlar, yetiÅŸmiÅŸ kalifiye eleman sıkıntıları mevcut. Türkiye’nin en avantajlı durumu onlar için dezavantaj. Bu bakımdan Türkiye bir trend yakalamış durumda, bunu iyi kullanmamız lazım” dedi.
Devlet Bu Fırsatın Kaçmaması Ä°çin Destek Olmalı
Bu fırsatın kaçmaması için devlet desteÄŸinin olması gerektiÄŸini söyleyen Yanar, devletin ilk önce ilgili kabul edilmiÅŸ standartların uygulanması konusunda destek vermesi gerektiÄŸinin altını çizdi. Yanar, “Devletimiz, standardı olmadan “Made in Türkiye” logosunu kullanan her ürünün gidip pazarı bozmasına engel olmalı, sertifikasyon konusunu sıkı tutmalıdır. Finansmana ulaşımda, Eximbank kaynaklarının kullanılması konusunda demiryollarını mutlaka kollayıp gözetlemesi lazım. Demiryolu üretim hatlarında eleman yetiÅŸtirilmesi konusunda bir master planının olması, orayı geliÅŸmeye açık bir alan olarak görüp, özel bir itinayla insan kaynağı yetiÅŸtirmesi lazım. Raylı sistemler mühendisi, ara elemanları yetiÅŸmesi konusunda kaliteyi artırması, uzmanlaÅŸmasını saÄŸlaması gerekir. Özetle, teÅŸvik konusunda, pazarlara eriÅŸim konusunda ve kalitenin artırılması için sertifikasyon konusunda desteÄŸe ihtiyacımız var” dedi.
Raylı Sistemler Araştırma Merkezi (URAYSİM)
URAYSÄ°M projesi, serbestleÅŸtirilen Türkiye demiryolu ulaÅŸtırması ile tüm demiryolu araç üreticileri, büyükÅŸehir belediyeleri kent içi raylı sistemler, sanayiciler, raylı sistem kümeleri, KOBÄ°’ler, Üniversiteler, çevre ülkeler için ve dolayısıyla Türkiye için çok stratejik bir yatırımdır. URAYSÄ°M, direkt ve endirekt olarak Türkiye’nin tüm sektörlerini olumlu yönde etkileyecektir.
Bu projenin, EskiÅŸehir iline ekonomik açıdan bir refah katması düÅŸünülürken, üniversiteler de oluÅŸturulacak yeni programlar ile hem eÄŸitim alanında geniÅŸ bir bakış açısı hem de demiryolu sektöründe eÄŸitim standartlarının belirleyicisi olacaktır.
T.C. Devlet Demiryolları'nın kurucusu ve ilk Genel Müdürü Behiç Erkin Bey’in mirasının korunması, gelecek yıllar için geliÅŸtirilmesi, EskiÅŸehir ili için ulvi bir görevdir. Çanakkale ve KurtuluÅŸ SavaÅŸlarında büyük hizmetlerde bulunan ve bu felaket günlerinde bir “Lojistik Mucizesi" yaratmış, Behiç Bey’in azmini ve kararlılığını sürdürebilmek bizim borcumuzdur.
Ayrıca EskiÅŸehir’in Gemlik Limanına sadece 186 km mesafede bulunması, Ankara’ya ise Hasan Bey Lojistik merkezinden sadece 150 km uzakta olması hem deniz yolları ulaşımının etkin bir ÅŸekilde kullanılabilmesini hem de BaÅŸkent ile hızlı bir koordinasyon içinde olabilmesini saÄŸlayacaktır. Bu bölgede yapılacak olan Ar-Ge ve Test Merkezi Yerli ve Milli Üretimlerin Projelendirilmesi aÅŸamasından Uluslararası pazarlara hizmet sunabilmesi açısından da oldukça etkili bir konumda olacaktır.
Raylı Sistemler Küme Üyesi kurumlar açısından Uraysim Projesinin Amaçları ve Hedefleri:
1. Raylı Sistemler Kümelenmesi ÅŸirketlerinde uluslararası pazarlamaya dönük uzmanlık düzeyinde kapasite geliÅŸtirilmesine (yetenek inÅŸası) imkan saÄŸlamak.
2. Raylı Sistemler Kümelenmesi ÅŸirketlerinde projenin yayılımı içerisinde katılımcı ÅŸirketlere Ortak GiriÅŸim Modelini tanıtmak
3. Raylı Sistemler Kümelenmesi ÅŸirketlerini projenin yayılımı içerisinde kültür farklılıkları ve uluslararası pazarlarda iÅŸ yapma alışkanlıkları üzerine bilgilendirmek
4. RSK ÅŸirketlerinin projenin yayılımı içerisinde uluslararası pazarlama planlarını saÄŸlamak
5. Raylı sistemler Kümelenmesi ÅŸirketlerinin projenin,Küme organizasyonu ve bilinci içinde hedef pazarlardaki ilgili sektör fuarlarına katılımcı ve/veya ziyaretçi olarak iÅŸtirak etmelerini saÄŸlamak.
6. Raylı Sistemler Kümelenmesi DerneÄŸi’ne üye ÅŸirketlerinin katılımcı ÅŸirketlerin hedef pazarlardaki alıcı ve /veya iÅŸbirliÄŸi yapacakları ÅŸirketler ile baÄŸlantıya geçmelerini saÄŸlamak
7. Raylı Sistemler Kümelenmesi Pazar paylarını geniÅŸletmelerine katkı saÄŸlamak
8. Uluslararası Raylı Sistemler platformlarında Raylı Sistemler Kümelenmesi’nin tanınırlığını saÄŸlamak
9. Tanıtıma yönelik web portalının oluÅŸturulması ve bu portalın küme ve üyeleri hakkında sürekli bilgi saÄŸlaması
10. Bölge ve ülkemizin raylı sistemler sektörünün uluslararası arenaya çıkmasında sektörün ortak kalite sistem gereklerini ve rekabet unsuru olan verimlilik çalışmalarını yerleÅŸtirmek.